Bir Yaz Gezintisi

Bir gezintiden dönerken, opera ve bale binasının önünde birçok heykel gördüm. Ayrıca pul müzesini de gezdim. Pulların üzerinde önemli şahsiyetler, sonsuza dek sergilenecekleri o vitrinlerde köşelerini kapmışlar; cüsseli bakışlarıyla beni eziyorlardı. Sanki artık kimsenin heykeli dikilmeyecekmiş gibi; kimse o pullarda resmedilmeyecekmiş gibi geldi. Daha doğrusu, artık dünyada başarılacak bir şey kalmamış gibi… Sadece tüketmemiz; o efsaneleri anmamız ve ölmemiz gerekiyormuşçasına değersiz hissettim kendimi. Bu dünyadaki yerim neresi? Gaddar vezirlerin ve şahların gölgelerinde solmaya bırakılmış bir piyonum belki de. Fakat neden bir piyon gibi hissetmiyorum?

“Bir Yaz Gezintisi” okumaya devam et